Kökeni Kafkasya bölgesinden ve ismini Rusçadan alan kefir, bir tür fermente edilmiş süt ürünü olup kalsiyumun temel kaynağıdır. Tadı ekşimsi ve kıvamı ise yoğundur. Kefir, probiyotik özellikle taşımakla birlikte besleyici değeri yüksek bir besindir. Sağlıklı ve daha kaliteli yaşamayı destekleyen kefir, düzenli olarak tüketilebilir. İçim kefir ürünleri arasında sade ve meyveli olmak üzere farklı aromalardaki lezzetler, tüketici ile buluşturulur. Ürünler farklı gramajlarda olup içerisinde gerekli gerekli vitamin ve mineralleri barındırır. Tüketicilerin hem lezzetli hem de sağlıklı içeceklerden keyif alması laktozsuz, sade ve meyve aromalarındaki İçim kefir lezzetleri ile mümkün olur.
Kefir, değerli bir kalsiyum kaynağı olmasının yanı sıra içerisinde yararlı pek çok vitamin ve mineral bulundurur. Fosfor ve biyotin de içeren kefir, ayrıca K2, B12 ve B1 vitaminlerini içerir. Bununla beraber magnezyum, folik asit ve amino asitler bakımından da zengindir. Hemen hemen her yaştan kişinin tüketebileceği lezzetlerin genel olarak 200 ml yani bir su bardağı, 104 kalori olmaktadır. Kategoride sade ve farklı aromalarda lezzetler olmakla birlikte ürünlerin boyutları da değişiklik gösterir. Bundan dolayı kefir kalori, ürünlerin içeriğinde ve boyutuna göre farklılaşır. İçim Sade Kefir’in kalorisi 100 ml’si 43 kcal olurken İçim Orman Meyveli Kefir, 100 ml için 62 kcal’dir. Kefirin kalorisi 100 ml açısından değerlendirildiğinde 41 kcal, 43 kcal, 52 kcal veya 62 kcal değerlerine sahip İçim lezzetlerine ulaşılabilir. Gerekli vitamin ve mineraller, günün her saatinde tüketilebilen kefirler ile alınabilir.
Kefir, binlerce yıl önce tüketilmeye başlanan bir içecek olup günümüzde son zamanlarda daha da popülerlik kazanmıştır. Özellikle sağlık beslenmek isteyen bireyler, kefir tüketimini alışkanlık haline getirmeye başlamıştır. İçim, sağlıklı ve dengeli beslenmeyi alışkanlık haline getirmek isteyenleri, lezzetli kefir çeşitleri ile buluşturur. İçim ürünleri arasında İçim Sade Kefir seçeneklerinin yanı sıra farklı meyve aromaları ile üretilen çeşitlere bulunur. Farklı damak tatlarına hitap eden lezzetler, geniş tüketici kitlesine hitap etmeyi başarır. Tercihini sade tatlardan yapanlar laktozsuz kefir çeşitleri ile günün dilediği saatine keyif katabilirler. Farklı aromaları denemek isteyenler ise meyveli kefir seçeneklerini inceleyebilirler. Orman meyvesinden hoşlananlar, İçim Orman Meyveli lezzetleri deneyebileceği gibi çilekli ya da şeftali ananaslı kefir seçeneklerini de deneyebilirler. Farklı meyveli kefir çeşitleri arasından damak tatlarınıza hitap eden lezzetlerin besleyici içerikleri ile ara öğünlerinize zenginlik kazandırabilirsiniz.
İçim kefir çeşitleri, katkı maddesi, renklendirici veya koruyucu içermez. Fonksiyonel gıda olarak da adlandırılan kefir, sütten üretilse de laktoz oranı düşüktür. Bundan dolayı laktoz içeren ürünleri tercih etmeyen kişiler tarafından da tüketilebileceği ifade edilir. Kefir içerisinde süt, maya, kültür ve probiyotik bulunur. Bu bakımdan, içerdiği sindirime yardımcı iyi mikroorganizmalar sayesinde sindirim sisteminin düzenli çalışmasında etkilidir. Kefir’in içeriğindeki doğal ve faydalı probiyotikler, zararlı mikroorganizmalara karşı bağışıklık sisteminin normal fonksiyonunun desteklenmesine katkıda bulunur. Kefir faydaları ile içeriğindeki doğal ve faydalı probiyotiklerle bağırsak florasını dengeleyerek “ikinci beyin” olarak bilinen bağırsakların sağlıklı şekilde çalışmasına yardımcı olur. Zira sindirimin düzenli şekilde devam etmesi için bağırsağın yararlı bakterileri ihtiyacı vardır. Kilo kontrolüne yardımcı olmasının yanı sıra sindirim sisteminin düzenlenmesini de destekler. Kolesterol seviyesinin dengelenmesine yardımcı olur. Kefir, probiyotik içeriğiyle bakteri florasını desteklerden sindirim faaliyetlerinin düzenlenmesine de yardımcı olur. Vücudun savunma sistemi üzerinde etkili olarak bağışıklığı güçlendirir. Uyku kalitesi ve yaşam kalitesini arttırmasının yanı sıra menopozun etkilerini hafifletmeye yardımcı olur. Kandaki glikoz seviyesini düşürerek glisemik düzeye olumlu etki sayesinde insülin direncini düzenler. Ayrıca göz, diş, cilt ve tırnak sağlığı üzerine etkisi de kefirin faydaları arasında yer alır. Kefir, kalsiyumun önemli bir kaynağı olarak kas ve kemik sağlığını korur. Birçok faydası bulunan lezzetleri ister tek başına tüketin isterseniz de smoothie gibi tariflerinizi yapmak için kullanın, günlük beslenme rutininizi kefir çeşitleri ile en sağlıklı şekilde devam ettirebilirsiniz.
İçim Kefir, dengeli bir yaşam için gerekli vitamin ve mineralleri içerir. Ayrıca bağışıklık sistemini desteklemeye ve sindirim sistemini düzenlemeye de yardımcı olur. Peki, günün her saatinde tüketebileceğiniz içimi keyifli, sindirimi kolay İçim Kefir ailesinde hangi lezzetler var? Hadi, onlarla tanışalım!
Çalışmalar, bu fermente içeceğin sindirimden bağışıklığa kadar pek çok konuda olumlu etkileri olabileceğini gösterir. Sütteki tüm faydalı besin öğelerini içeren içeceğin bir artısı, laktoz oranının süte göre az olmasıdır.
Fermente bir ürün olduğu için içerisinde; bifidobacterium, lactobacillus acidophilus gibi probiyotik mikroorganizmaları da barındırır. İşte, kefirin faydaları:
● Bağırsak florasını dengelemeye yardımcı olur: İçeriğinde bir milyonu aşkın faydalı mikroorganizma bulunur. Bağırsak florasını dengeleyerek “ikinci beyin” olarak bilinen bağırsakların sağlıklı bir şekilde çalışmasına yardım eder.
● Sindirim sisteminin düzenlenmesine katkıda bulunur: Sindirime yardımcı iyi mikroorganizmalar sayesinde sadece bağırsağın değil tüm sindirim sisteminin düzenli çalışmasında etkilidir.
● Bağışıklık sisteminin güçlenmesine destek olur: İçeriğindeki probiyotikler, sindirim sisteminde çoğalarak bağışıklık sisteminin zararlı mikroorganizmalara karşı güç kazanmasına katkıda bulunur.
● Kolesterol seviyelerini dengelemeye destek olur: İçerdiği laktik asit ve maya sayesinde halk arasında kötü kolesterol olarak bilinen LDL’nin düşmesine katkı sağlar.
● Kilo kontrolüne yardımcı olur: Yüksek protein içeriği ile tok tutan içecek, iştahı düzenlediğinden kilo kontrolü için de kullanılabilir.
Kefir nasıl içilir / nasıl tüketilir?
Sağlığa faydaları nedeniyle günlük beslenmede yerini alması gereken içeceği sade haliyle tüketmek de oldukça keyiflidir. Günde 1-2 porsiyon kefiri (1 porsiyon=250 ml) günlük beslenme rutininize ekleyebilir ve gün içerisinde sağlıklı bir mola verebilirsiniz. Sade ya da meyveli içeceğinizi isterseniz tek başına içebilir, isterseniz meyveli smoothie tariflerinize ekleyerek besleyici içecekler hazırlayabilirsiniz.
Tarifler bunlarla da sınırlı değil… Soğuk ayran aşı, cacık gibi yoğurt ya da ayranla hazırlamaya alıştığınız lezzetleri bir de kefirle yapmayı deneyin! Sütle ya da yoğurtla hazırladığınız pek çok tarifte denemeler yapabilirsiniz. İçim Kefir’li içecekler ile günün her saatinde lezzetin tadını çıkarabilirsiniz.
Besleyici olduğu kadar lezzetli olan bu probiyotik içeceği daha yakından tanımanız için; içeriği, muhafazası ve tüketim önerileri ile ilgili sıkça sorulan soruları sizin için yanıtladık.
Buzdolabında (+4 derecede) saklayınız. Ambalaj açıldıktan sonra buzdolabında saklanmalı ve 3 gün içerisinde tüketilmelidir.
Kefir lezzetini günün her saatinde sağlıklı bir mola vererek tadabilirsiniz. Gün içerisinde ara öğünler için besleyici probiyotik içeceği tercih edebilirsiniz. Tüketmeden önce ürünü çalkalamayı unutmayın!
Kefir, zengin içeriğiyle süper gıda ve fonksiyonel gıda olarak adlandırılır. İçeriğinde; süt, kültür, maya ve probiyotikler yer alır. Doğal olarak ürünün içeriğinde laktoz olsa da laktoz oranı süte göre daha düşüktür. İçim Kefir’in içinde herhangi bir katkı maddesi, koruyucu, tatlandırıcı ve renklendirici bulunmaz.
Elbette! Yüksek besin değeri ve sağlığa faydalarından dolayı yetişkinlerin yanı sıra çocuklar, hamileler, hastalar, destek tedaviye ihtiyacı olanlar ve yaşlılar günlük beslenme düzenlerinde bu besleyici içeceğe yer verebilir.
İçerdiği vitamin, protein ve probiyotikler sayesinde çocuk gelişimi için önemli bir gıdadır. Sadece süt ve süt ürünleri alerjisi olanların tüketim konusunda dikkatli olması gerekir. 3 yaş altı çocuklarda tüketimi konusunda doktorunuza başvurabilirsiniz.
Özel bir durumu olmayan hamileler, doktor tarafından aksi belirtilmediği sürece kefir tüketebilir. Hamilelik süresince, hem annenin bağırsak sağlığını destekler hem de doğum kanalının bakteri florasını yararlı bakteriler açısından güçlendirir.
Düzenli tüketildiğinde sağlık açısından faydaları ile günlük beslenmede yer alması gereken bir gıdadır. Günlük tüketim miktarı, kişilerin ihtiyacına göre değişmekle birlikte 1-2 porsiyon (1 porsiyon=250 ml) olacak şekilde ayarlanabilir.
Bağırsaklarla ilgili son yıllarda yapılan çalışmalar, bağırsakların beyin ile arasında güçlü çift yönlü bir iletişim olduğunu gösterdi. Hatta bağırsaklar “ikinci beyin” olarak adlandırılır oldu.
Peki, bağırsak mikrobiyatasının dengesini korumak neden önemlidir?
Bağırsak; gıdaların sindirildiği, vitamin ve minerallerin sentezlendiği organdır. Bağırsak mikrobiyotası, dışarıdan gelen zararlı organizmalara karşı adeta bir kalkan görevi görür. Zararlı bakterilerin çoğalmasını önler ve bağışıklık sisteminin fonksiyonlarını düzenler. Bağışıklık sisteminin güçlü olması, bağırsak mikrobiyotasının dengesinin korunmasına bağlıdır.
Bağırsak mikroflorası, vücudu sağlıklı tutmak için gerekli olan trilyonlarca bakteri ile doludur. Bu bakteriler; stres, kaygı, antibiyotik kullanımı, enfeksiyonlar, seyahat, çeşitli diyetler gibi durumlarda olumsuz etkilenebilir. Bu durumda, bağırsaklardaki dost bakteri sayısını arttırmak ve dengeyi sağlamaya yardımcı olmak için probiyotik açıdan zengin gıdalar tüketilmesi önem taşır.
Dünya Sağlık Örgütü, probiyotikleri “yeterli miktarda alındıklarında kişinin sağlığına fayda sağlayan canlı mikroorganizmalar” olarak tanımlar. Probiyotikler, zararlı bakterilerle mücadele ettikleri ve onların bağırsak ortamına yerleşmelerini önledikleri için “iyi” veya “dost” bakteriler olarak da bilinir.
Bağırsak mikroflorasının dengesi herhangi bir nedenden olumsuz etkilendiğinde probiyotiklerin kullanılması oldukça önemlidir. Probiyotikler şu vücutta şekilde etki gösterir:
● Gıda ile alınan probiyotikler bağırsağa canlı ulaşabilir,
● Bağırsak duvarına bağlanıp çoğalır,
● Mikrobiyota dengesini güçlendirerek zararlı mikroorganizmalarla mücadelede bağışıklık sistemine katkıda bulunur.
Probiyotiklerin temel işlevi, bağırsak mikrobiyotasını güçlendirerek vücuda giren kötü bakterilere karşı bir koruma kalkanı oluşturmaktır. Probiyotiklerin faydaları şu şekilde sıralanabilir:
● Bağışıklık sistemine destek olan probiyotikler, yararlı bakteriler olduğundan vücuda giren kötü bakterilerin zararlı etkisini kontrol eder.
● Sindirim sistemini düzenlemeye yardımcı olarak bazı sindirim bozukluklarının belirtilerinin azalmasına yardımcı olur.
● Sindirimi kolaylaştıran probiyotikler, vitamin ve minerallerin emilimini destekler.
Aydınlatma Metinleri - Bilgi Güvenliği Politikası - Bilgi Toplumu Hizmetleri - Kişisel Verileri Koruma Kanunu © 2024 İçim | Tüm hakları saklıdır. Bu web sitesi 
tarafından yapılmıştır.
YORUMLARINIZ BİZİM İÇİN DEĞERLİ
Yorum Yap